SİTEMİZ İLE İSİM BENZERLİĞİ OLAN MESAJLAR ALIRSANIZ LÜTFEN İTİBAR ETMEYİNİZ, BİZİMLE ALAKASI YOKTUR. DOLANDIRICI SİTE OLDUĞU KESİNDİR LÜTFEN ŞİKAYET EDİNİZ. BİZ BİR FORUM SİTESİYİZ HİÇBİR ALAKAMIZ OLMADIĞINI BİLDİRİRİZ. WHATSAPP HATTIMIZA GELEN UYARILARA İSTİNADEN BU BİLDİRİMİ YAYINLAMAK ZORUNDA KALDIK.

Bilişsel çıraklık kime ait ?

Duru

New member
Bilişsel Çıraklık: Bir Öğrenme Süreci ve Gerçek Hayat Hikayeleri

Merhaba sevgili forumdaşlar,

Bugün üzerine düşündüğüm ve merak ettiğim bir konuyu sizinle paylaşmak istiyorum. “Bilişsel çıraklık”… Bu kavramı duymuşsunuzdur belki, ancak bu terimin ne anlama geldiğini ve nasıl hayatımıza etki ettiğini derinlemesine incelemek bence çok ilginç. Bilişsel çıraklık, bir kişinin deneyim kazandıkça bir ustadan ya da daha bilgili birinden bilgi ve beceri kazandığı bir süreç olarak tanımlanabilir. Ancak bu, sadece eğitimde değil, hayatın her alanında gerçekleşen bir öğrenme biçimidir. Bugün bu kavramın kökenlerine, gerçek dünyadaki örneklerine ve hem erkeklerin hem de kadınların bu süreci nasıl deneyimlediklerine odaklanacağım. Hadi, hep birlikte bu öğrenme yolculuğunu keşfedelim!

Bilişsel Çıraklık: Tanım ve Kökenler

Bilişsel çıraklık, ilk kez ünlü psikolog ve eğitim teorisyeni Jerome Bruner tarafından tanımlanmış bir kavramdır. Bruner, insanın öğrenme süreçlerini inceleyerek, daha deneyimli birinin yardımıyla bilginin içselleştirilmesinin daha etkili olduğunu savunmuştur. Bu süreç, başlangıçta daha az bilgisi olan bir kişinin, deneyim kazandıkça ve bir ustadan aldığı rehberlikle daha karmaşık ve derin bilgiye ulaşması anlamına gelir. Klasik eğitimde öğretmen-öğrenci ilişkisini aşan bu yaklaşım, aynı zamanda profesyonel becerilerin kazandırılmasında da kritik bir yer tutar.

Çıraklık, yalnızca bir işin veya zanaatın öğrenilmesi değil, aynı zamanda bir toplumsal rolün, bir becerinin ve bir düşünme biçiminin aktarılmasıdır. Bu, bir kişi yeteneklerini geliştirirken toplumsal bir bağ kurma sürecidir. Örneğin, bir marangoz ustası, bir çırak alır ve ona sadece nasıl çalışılacağını değil, aynı zamanda işi nasıl düşünmesi gerektiğini de öğretir. Bu, beceri kazandırmanın ötesinde, bir düşünme tarzının içselleştirilmesidir.

Erkeklerin Pratik ve Sonuç Odaklı Yaklaşımı

Erkekler, genellikle bilişsel çıraklık süreçlerinde pratik ve sonuç odaklı bir yaklaşım benimseme eğilimindedirler. Yani, bilgi birikimini genellikle somut, uygulanabilir becerilerle ilişkilendirirler. Bir işin, mesleğin veya becerinin öğrenilmesi sürecinde, erkekler için önemli olan şey çoğu zaman işi en verimli şekilde nasıl yapacaklarıdır.

Bir örnek üzerinden gitmek gerekirse, Ahmet’i ele alalım. Ahmet, marangozluk mesleğini öğrenmek için genç yaşta bir ustanın yanına çırak olarak girmiştir. Onun için öğrenmenin amacı, işin sonunda ortaya kaliteli bir ürün koymaktır. Herhangi bir marangozluk tekniğini öğrenirken, yalnızca teorik bilgiyle değil, o bilginin hemen pratiğe dökülmesiyle ilgilenir. “Nasıl daha hızlı ve verimli çalışabilirim?” sorusu, Ahmet’in temel motivasyonudur. Bilişsel çıraklık sürecinde, ustasından aldığı kritik geri bildirimlerle ve gerçek dünyada karşılaştığı zorluklarla öğrendikçe, hızla kendi stilini oluşturur ve becerilerini geliştirebilir.

Bilişsel çıraklık, erkeklerin başarıya ulaşma yolunda çok önemli bir adımdır. Çünkü onlar için öğrenme, daha çok “ne yapılması gerektiği” ile ilgilidir ve pratik bir çözüm üretmeye odaklanılır. Ahmet gibi erkekler, işin her aşamasında karşılaştıkları problemleri çözmeye odaklanarak, öğrenme süreçlerini sürekli pratikle pekiştirirler.

Kadınların Empatik ve İlişkisel Bakış Açısı

Kadınlar, bilişsel çıraklık süreçlerine daha çok empatik ve ilişkisel bir bakış açısıyla yaklaşabilirler. Öğrenme, onlar için yalnızca bilgi ve beceri kazanmaktan ibaret değildir; aynı zamanda bir toplulukla bağ kurma, ilişkiler geliştirme sürecidir. Kadınlar için bu süreç, bir öğrenme deneyiminden daha fazlasıdır. Bu deneyim, başkalarıyla anlamlı bağlar kurmak ve bu bağları güçlendirmektir.

Bir kadın için bilişsel çıraklık, genellikle öğretici ile derin bir ilişki kurmayı gerektirir. Bu süreci, Özge’nin hikayesiyle anlatmak daha kolay olacaktır. Özge, çocuk gelişimi üzerine eğitim alırken, stajyer olarak bir çocuk psikologunun yanına çıraklık yapmaya başlamıştır. Özge için bu süreç, sadece teknik beceriler kazanmakla kalmaz, aynı zamanda terapötik ilişki kurma, empati geliştirme ve çocuklarla duygusal bağlar kurma yolculuğudur. Bu süreçte öğretmeninin rehberliği, sadece teknik bilgi aktarımı değil, aynı zamanda insan ilişkileri, duygusal zeka ve başkalarını anlama üzerine derinlemesine bilgiler de sunar.

Kadınlar, bilişsel çıraklık sürecinde daha fazla toplumsal bağ kurma, başkalarını anlamaya çalışma ve duygusal zeka geliştirme eğilimindedirler. Özge’nin psikoloji alanındaki yolculuğunda, hem öğretmeninin teknik becerileri aktarması hem de ona rehberlik ederken, insanlara nasıl dokunabileceğini öğretmesi çok önemlidir. Bilişsel çıraklık, kadınlar için genellikle daha çok topluluk oluşturma ve başkalarının yaşamlarına anlam katma süreci olarak şekillenir.

Bilişsel Çıraklığın Gerçek Hayat Örnekleri ve Faydaları

Bilişsel çıraklık yalnızca marangozlar ya da psikologlar için geçerli bir kavram değildir. Gerçek dünyada, bu öğrenme biçimi hemen her meslekte kendini gösterir. Bir mühendis, bilgisayar programcısı veya öğretmen, bilişsel çıraklık sürecini farklı şekillerde deneyimler. Örneğin, teknoloji dünyasında genç bir yazılımcı, deneyimli bir yazılımcının yanında çalışarak sadece kod yazmayı değil, aynı zamanda problem çözme ve proje yönetimi gibi becerileri de öğrenir. Bu tür ilişkiler, her iki taraf için de faydalıdır; çünkü öğretici, bilgi aktarırken çırak da kendine özgü bakış açıları sunarak süreci zenginleştirir.

Kadın ve erkeklerin bilişsel çıraklık süreçlerine dair bakış açıları farklı olsa da, her iki yaklaşım da önemli dersler sunar. Pratik ve ilişki odaklı yaklaşımlar, genellikle birbirini tamamlar. Her biri, farklı bir öğrenme biçimini ifade eder ve farklı ihtiyaçları karşılar.

Peki ya siz? Bilişsel çıraklık sürecini nasıl deneyimlediniz? Bu süreci başkalarına öğretirken neler öğrendiniz? Erkeklerin daha pratik, kadınların ise duygusal ilişkiler üzerine kurduğu bu bakış açıları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Forumdaşlar, düşüncelerinizi ve deneyimlerinizi paylaşırsanız çok sevinirim!